İYİ Parti Niğde İl Başkanlığı tarafından düzenlenen, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve parti üst ve bölge yönetiminden isimlerin yer aldığı genişletilmiş il, ilçe başkanları toplantısı Grand Otel’de gerçekleştirildi.
Toplantıda İYİ Parti Niğde Belediye Başkan adayı Naim Erem; ‘’Sizlerle birlikte bu toplumda huzur içinde, mutlulukla başımız dik, yürümek istiyorum. Bunun için de söz veriyorum’’ dedi.
ZORLU: MİLLETİMİZ BİZE BİR UYARI MESAJI VERDİ
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Prof. Dr. Kürşat Zorlu programdaki konuşmasında; ‘’Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in sizlere ve tüm Niğde halkımıza selamlarını iletmek istiyorum. Tabii son yaşanan genel seçimlerin ardından milletimizin bize verdiği mesaj Türkiye'nin içerisine geldiği durum, ağır ekonomik koşullar, siyasal koşullar. İYİ Parti'ye büyük bir sorumluluk yükledi. En baştan beri kurulduğumuz tarihten itibaren cesurlar hareketi olarak Türk siyasetine adım atmış bu kadroların Türkiye'yi bu kıskaçtan, zor dönemeçten çıkarma hedefi bu gün şüphesiz bizim için çok daha büyük bir sorumluluk, hatta ağır bir sorumluluk alanına taşınmış durumda. Zira Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşayan ülkemiz. Aynı zamanda bir siyasal taassup anlayışıyla anayasal devlet olgusunu sarsıldığı, anayasanın neredeyse askıya alınabildiği bir gerçekten otoriterleşme, bir siyasi kriz karşı karşıya. En son yaşanan iki önemli yargı kuruluşumuz, Anayasa Mahkemesi'yle, Yargıtay arasında meydana gelen kurumlar arası dediğimiz bu kriz, bakın biz her zaman altını çiziyoruz. Bu kriz sadece iki kurum arasındaki kriz olarak kabul edilmemeli Çünkü hukukun üstünlüğü, anayasal devletin sarsıldığı bir ülkenin dışarıdan doğrudan dış yatırım alması mümkün değildir arkadaşlar. Bunun zararı kime olmakta? Elbette bizlere vatandaşımızın cebine kesesine vuran bir krizdir bu Türkiye'ye dışarıdan yatırım gelmediği için tasarruf ölçeği yeterli seviyeye getirilemediği için bugün bu kriz giderek derinleşmektedir. 2021 yılında Sayın Cumhurbaşkanı'nın başlattığı öncüsü olduğu tırnak içinde Nas kavramıyla yeni Ekonomi modeli adı altında Türkiye'ye sunulan o modelin bir anda Türkiye'yi başta hayat pahalılığı sarmalı olmak üzere büyük bir krize sürüklediğini elbette hatırlıyoruz. İşte yaşadığımız bu son kurumlar arası siyaset ve anayasa krizi bir araya getirildiğinde Türkiye ve Türk milleti içerisinden çıkarılması çok zor bir buhrana sürüklenmektedir. Ve son yaşanan seçimde bu mesajın dışında gördüğümüz İYİ Parti özelinde bize verilmiş ikinci bir mesaj vardı milletimiz tarafından. Milletimiz bize bir uyarı mesajı verdi. Ama Bu mesajı verirken İYİ Parti'yi gözden çıkarmadığını gelecek siyaset dönemi için yeniden değerlendirebileceği şeklinde bir mesajı da bize vermiş oldu. Ve o süreçte hatırlarsanız Niğde sokakları da buna dahil. Hak etmediğimiz eleştirilere maruz kaldık. Neden? Çünkü biz demokrasiyi isteyen, milletimizin bu güç birliğiyle bu ağır sorun alanından kurtulmasını isteyen bir siyasi parti olarak büyük bir çaba sarf ettik biliyorsunuz. Cumhurbaşkanı’nın değiştirilebilmesi, bu yönetimin değiştirilebilmesi için halkımızın taleplerini en üst noktada o masada dile getirdik. Ve bunun için partimizi, partimizin geleceğiyle riske atabilecek ölçekte Sayın Genel Başkanı milletimizin bu sesini o masaya yansıtabilme sorumluluğunda üstlendi. Ve o kısa aralıkta da maalesef her cepheden saldırılara uğradık. Ve buna rağmen biz yine milletimizin sesini dinleyerek uzlaşmacı kimliğimizle, milletin iradesi, istişare kavramını da dikkate almak suretiyle yeniden yeni bir heyecanla bu seçimlerin alınabilmesine yönelik adeta taşın altında gövdemizi koyduk. Neticede milletimiz böyle bir karar değil. Başka bir karar verdi. Ve burada aldığımız mesaj şu. İttifak dediğimiz bu sistem kutuplaşma iklimini derinleştiren, partilerin kendine özgü değerlerini, kimliğini yok eden bir sistem halinde maalesef Türkiye'de kullanılır hale geldi. Ve bu şekilde aslında yaptığınız güç birliğinin de gerçekten bir güce dönüşmeyi de test etmiş olduk. Bu bakımdan İYİ Parti milletimizin iki yumruk arasına sıkıştırıldığı bu dönemi elini tersiyle iten ve milletimize yeni bir heyecan dalgası yaratacak üçüncü yolu açma sorumluluğunu üstlenmiştir’’ dedi.
İYİ PARTİ'NİN 2028’DE İKTİDAR YOLCULUĞUNU HEP BİRLİKTE GÖRECEĞİZ
Genel Başkan Yardımcısı Zorlu konuşmasının devamında; ‘’İnanın önümüzdeki süreçte hatta aylarda seçmenimizin Niğde'deki bir seçmenimizin Naim Bey'in adaylığının ne kadar değerli olacağını hissedeceği bir sürece adım atacağız. Ve bunu hep birlikte yaşadığımız gün de İYİ Parti'nin 2028’de iktidar Yolculuğunu hep birlikte göreceğiz. Bu kararımızın herhangi bir kesime tırnak içinde o kavramı bize isnat ettikleri için söylüyorum. Bir düşmanlık, bir husumetle ilgisi yoktur. Kararımızın öz öz gerekçesi büyük Türk milletidir. Biz milletimizin sürekli bir tarafın kazanan, sürekli bir tarafın kaybeden olduğu böyle bir tabloda yaşamasını istemiyoruz artık. Bu yanlış siyaset modeline karşı çıkıyor. Bu amaçla inşallah bütün illerimizde, ilçelerimiz İYİ Parti'nin yetişkin, yetkin kadrolarıyla milletimizin karşısında olacağız. Bunu sizlerle halkımızla paylaşabilmek adına da teşkilat başkanlığımızın seksen bir ilde örgütlediği bu toplantıları başlattık. Bugün de sizlerle burada Niğde'de bir aradayız. Şunu ifade etmek istiyorum arkadaşlar Bu kutuplaşma iklimiyle bakın gözden kaçırılan çok ağır sorunlar var. Açıyorsunuz kanalları İYİ Parti'de şu oldu, İYİ Partili isim bunu dedi. Karşısındaki İYİ Parti'ye şunu söyledi şeklinde Türk ekli, yüzeysel ve suni propagandalar Kaçırılan ne? Bugün on altı milyon emeklinin dokuz milyona yaklaşık yedi bin beş yüz TL ile geçinmek zorunda bırakılıyor arkadaşlar. Asgari ücretin artık ortalama bir ücrete dönüştüğü bir ülke haline getirildik. Çalışan yirmi bir milyon asgari ücret Biraz altı ve biraz üstünü kabul ettiğimizde yüzde 65 gibi Türkiye'nin çok önemli bir kesimi asgari ücretin böyle bir tutarıyla yaşamak durumunda bırakılıyor. Eğitim sistemi zaten mahvolmuş. Öğretmenlerimizin feryadını Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne en fazla dile getir Parti biziz. Sayın milletvekilim burada. Ve seçimden önce mülakatı kaldıracağız dediler. Şimdi de bir tornistan durumu, diyor ki Sayın Bakan, kanunlarda var da biz onun için uygulamak zorundaymışız. Ben de onun için uygulamak zorundayım. Ben parti grubumuzu temsilen kanun teklifi verdik. Artık bakın buradan Niğde'den sesleniyorum. Sayın Bakan geri adım atma bu gerekçeyi üretme şansımız bitmiştir. Kanun teklifimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığında. Gelin eğer kanunda bir Varsa bunu kaldıralım. Bu öğretmenlerimize yaklaşık sayıları bir milyonu bulan atama bekleyen öğretmenlerimize ve onların ailelerine bunu yapmaya hakkınız yok. Derhal uygulamadan vazgeçin. Bu sorunu da görmezden geliyor maalesef. Büyük bir propaganda sisteminin parçasında Türk milletinin sorunları gözükemiyor. Ve bu siyasi iktidarın birlikte ürettiği bu ittifak sisteminin bir başka kötülüğü de ne oldu? Komşular sokaktaki vatandaşları bırakın bakın. Komşular kardeşler birbirine adeta düşman haline getirilen bir siyasi kutuplaşmanın eksenine maruz bırakıldı. Bu bir saldırı aslında bizim siyasal kültürümüze. Bakın emin olun. 14 Mayıs'tan sonra sadece muhalefet partileri değil siyasi iktidar da büyük bir siyaset bunalımının içerisine girmiştir. Eğer Türk toplumunun kendi Dayanışma kültürü yaşamıyor olmuş olsa, milletimizin devletine olan bu vakur duruşu ve anlayışı güveni devam etmiyor olmuş olsaydı bütün siyaset kurumu büyük bir tehlikenin içerisine girecekti. Biz bunu gördüğümüz için bu vicdanı, bu değerler sistemini yeniden hayata geçir İstiyoruz. Sayın genel başkanımızın dediği gibi sokağa atılmış o değerler sistemini tekrar sokaktan toplayacağız. Ve Türk milletinin başına bu değerleri yeniden oturtup hep birlikte inşallah sizlerin iktidarını sağlayacağız. Buna hiç şüphemiz yok ve konuşmamı tamamlarken tabii Niğde bir öğrenci şehri. Çok büyük bir gelişim gösterdi bu anlamda. Pek çok sorunu da var biliyorum şehirleşme başta olmak üzere. Kentleşme problemleri altyapı, üstyapı problemleri. Şunu ifade etmek istiyorum. Öğrenci arkadaşlarımızın artık gözü kapalı, oy vereceği, onları çok yakından anlayabilecek, tanıyabilecek bu teknik kapasitesiyle, bu şehri olduğundan çok daha ileriye götürebilecek bir adayımız var. Sizlerin zaten gelen bir aday. Ben Naim Bey'in burada inşallah 31 Mart akşamı ipi göğüsleyeceğini ve Niğde şehrine İYİ Parti'nin amblemini dikeceğine yürekten inanıyorum ve konuşmamı tamamlarken tabii bugün çalışan gazeteciler günü. Sizlerin bugününü kutluyorum. Biz bugün İyi Parti sayfamızdan bir videoda paylaştık. Biraz manidar bir paylaşımdı. Yaşadığınız zorlukların farkındayız. Başta ekonomik çerçeve olmak üzere sosyal güven İlgili birçok problemler yaşıyorsunuz. Biz de bununla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girişimler yaptık. Yapmayı sürdüreceğiz. Gazetecilik mesleğini ayakta durması, sizlerin özellikle yerel medyanın nefes alabilmesi, buradaki insanların gerçekten tek seslilikten, siyasi iktidarın bize baskıladığı bu yöntemden Çoğulculuğa doğru adım atma konusunda büyük bir fayda üreteceğini görüyorum. Kıymetli adayımızla da iş birliğinizin bu seçim süreci içerisinde gayet büyük bir olgunlukla, demokrasi kültüründe iş birliği içerisinde geçeceğine inanıyorum.” Sözleriyle konuşmasını tamamladı.
HİÇBİRİNİZİN BOYNUNU EĞDİRMEYECEĞİZ
Genel Başkan Yardımcısı Kürşat Zorlu’nun konuşması sonrası, İYİ Parti Niğde Belediye Başkan Adayı Eczacı Naim Erem programda yaptığı konuşmasında, “Biz Niğde halkına buradan söz veriyoruz. Niğde'yi en güzel şekilde idare edeceğiz. Niğdelinin başını öne eğdirmeyeceğiz. Niğde'yi, Niğdelilerle birlikte idare edeceğiz. Çarçur israf etmeyeceğiz. Ben Niğde'nin çocuğuyum. 35 yıldır hem ticaret yapıyor Hem siyaset yapıyorum. Sivil toplum örgütlerinin her kademesinde elim taşın altında oldu. Yüz yıllık bir aile geleneğim var. Hem siyasette hem ticaretle, hem de Niğde halkıyla birlikte Niğde'yi birlikte yönetmek için, Niğde'yi hep beraber kalkındırmak için Niğde'yi başarıya, gelişmişliğe ve kutuplaşmadan, ayrışmadan, ötekileştirmeden kurtarmaya geliyoruz. Hep birlikte sizlerle geliyoruz. Arkadaşlar size söz veriyorum. Bana destek verdiğiniz için, benimle birlikte yol yürüdüğünüz için hiçbirinizin boynuna eğdirmeyeceğiz.1 Nisan'da o görevi aldığımızda teslim edeceğimiz güne kadar sizlerle birlikte, el ele, Niğde için namusumuzla, haysiyetimizle çalışacağına söz veriyorum. Bizim düğünümüzde, cenazemizde bu ilde siyaset bittikten sonra da sizlerle birlikte bu toplumda huzur içinde, mutlulukla başımız dik, yürümek istiyorum. Bunun için de söz veriyorum. Hepinize tekrar teşekkür ediyorum. Özgür ve demokratik basın gününde inşallah sizlerin olur” Sözlerine yer verdi. Konuşmaların ardından, İYİ Parti yönetimi partililer ile istişare etmek üzere toplantının basına kapalı kısmına geçtiler.
Genişletilmiş il ve ilçe Başkanları toplantısına, İYİ Parti bölge koordinatörü Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, Mümin Günler, Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kürşat Zorlu, GİK üyesi Ruziye Tali, İYİ Parti Niğde Belediye Başkanı Naim Erem İYİ Parti İl Başkanı Avukat Hakan Tereci, partililer ve davetliler katıldı.
(Dahi GEDİK)