Ücretsiz doğal gaz desteği sona erdi Ücretsiz doğal gaz desteği sona erdi

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaklaşan yerel seçimler öncesi çiftçilerin belediyelerden beklentilerine ve taleplerine yönelik Ziraat Odaları aracılığıyla yapılan çalışmanın sonuçlarını yazılı basın açıklamasıyla aktardı.
Tarım, stratejik bir sektör olması sebebiyle tüm dünyada destekleniyor ve korunuyor. Ülkemizde de başta kamunun yaptığı destekler olmak üzere tarım sektörüne birçok farklı araçla destek veriliyor. Yerelde de belediyeler tarafından tarım sektörüne destekler, teşvikler ve yatırımlar yapılıyor.
2012 yılında yayınlanan 6360 sayılı Kanun’un 2014 yılında yürürlüğe girmesiyle birlikte Büyükşehir ile ilçe belediyelerine tarım sektörüne yönelik hizmet ve faaliyetler konusunda görev ve yetkiler verildi.
Ülkemizde kırsal alana hizmet etme görevi 81 ilin 30’unda büyükşehir belediyeleri, kalan 51 ilde ise il özel idarelerinin yetkisinde bulunuyor.
Birliğimiz tarafından Ziraat Odalarımız aracılığıyla bir çalışma yapıldı. İl ve ilçelerde belediyelerin tarım sektörüne yönelik gerçekleştirdiği çalışmalar ve çiftçilerin belediyelerden beklentileri tespit edildi. Yapılan çalışma neticesinde, büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde tarım alanlarının yeterince korunmadığı, verilen desteklerin çiftçiler tarafından yeterli bulunmadığı tespit edildi.
KIRSAL NÜFUSUN ORANI YÜZDE 23’E GERİLEDİ
Ülkemizde kırsal nüfus da azalma yaşanıyor. Dünya Bankası’nın verilerine göre 2014’te Türkiye nüfusunun yüzde 27’si kırsalda yaşarken 2022’de bu oran yüzde 23’e geriledi. Son yıllarda kırsaldan kente göçün hızlandığı göz önüne alındığında karşımıza ilk olarak kırsal bölgelere sosyal ve kültürel yaşantıyı geliştiren hizmetlerin götürülmesi gereği çıkıyor. Belediyeler, kırsal hayatın doğal yapısını bozmadan sosyal ve kültürel açıdan destek vererek buraları yaşanılabilir hale getirmelidir.
ON ANA BAŞLIKTA ÇİFTÇİLERİN BELEDİYELERDEN BEKLENTİLERİ
1-Tarım arazileri korunmalıdır
Köy tüzel kişiliğine ait tarım arazilerinin 6360 sayılı Kanunla büyükşehir belediyelerine devredilmesiyle köylere ait arazilerle verimli tarım arazilerini korumak büyükşehir belediyelerinin en önemli sorumluluklarından biri haline geldi. Büyükşehir belediyeleri, kendilerine emanet edilen bu arazilere sahip çıkmalıdır. Tüm belediyeler arazilerin amacı dışında kullanılmaması ve imara açılmaması konusunda her türlü tedbiri almalıdır.
Belediyeler, her ilde oluşturulan Toprak Koruma Kurullarında Ziraat Odalarının yer almasına destek vermeli ve bu kurullara gelen amaç dışı kullanım taleplerine yönelik de Ziraat Odalarıyla birlikte hareket etmelidir.
2-Kırsalda genç nüfusu tutabilmek için sosyal alanlar artırılmalıdır
Gençleri kırsalda tutamamak, tarımsal üretimde sorunların en başında yer alıyor. Bunun en önemli nedenleri arasında ise kırsal alanda eğitim, sağlık ve benzeri imkanların kısıtlı olması, sosyal ve kültürel imkanların olmaması geliyor.
Kırsal nüfusun gençleştirilmesi için kırsalın sorunları çözülmeli, kent ve kır arasındaki ekonomik ve sosyal farklılıklar giderilmelidir. Bu anlamda her belediye kırsal alana daha fazla kaynak ayırmalı,
kadınlara yönelik eğitici ve meslek edindirici kurslar açmalı, çocuklar için etkinlik alanları oluşturmalıdır.
3- BELEDİYELER VE ZİRAAT ODALARI BİRLİKTE HAREKET ETMELİDİR
Tarıma verilen desteklerin etkinliği her zaman sorgulanıyor ve tartışılıyor. Tarımsal desteklerdeki en önemli sorun, desteklerin çiftçinin ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığıdır. Bu sorunun çözümü de çiftçiyle birlikte hareket etmekten geçiyor. Belediyeler, yaptıkları ve yapacakları uygulamalarda mutlaka çiftçi ihtiyaçlarını en iyi bilen, çiftçiyi en iyi tanıyan Ziraat Odalarıyla beraber hareket etmeli, görüşlerini almalıdır.
4- PAZARLAMA KOOPERATİFLERİNİN KURULMASINA DESTEK OLMALIDIR
Tarımdaki en önemli sorunlardan biri ekonomik örgütlenme ve bunun sonucu olarak pazarlama sorunlarıdır. Kooperatifleşme ve önemi konusunda belediyeler ve Ziraat Odaları işbirliği ile çiftçi eğitimleri yapmalıdır. Belediyeler, pazarlama kooperatiflerinin kurulmasına öncülük etmeli, etkin, fonksiyonel, profesyonel, idari ve mali açıdan güçlü örgütlenmenin oluşturulması sağlanmalıdır. Kooperatiflerle hem üretime hem de üretilen ürünlerin tüketiciye en kısa yoldan ulaşmasını sağlayacak çalışmalar yapılmalıdır
5- Semt pazarlarında üreticilere daha fazla yer ayrılmalı, üretici pazarları her ilçede kurulmalıdır
Pazar Yerleri Hakkında yönetmelik hükümlerinde pazaryerlerinin en az yüzde 20’sinin özel satış yeri olarak üreticilere ayrılması hükmü bulunuyor. Ürettiği ürünü doğrudan semt pazarında satmak isteyen üreticimize tüm belediyeler yer ayırmalı ve ayrılan alan yüzde 20 ile sınırlandırılmamalıdır. Bu sınırlama özellikle yaz aylarında ürün arzındaki artış nedeniyle kendi ürününü pazarda satmak isteyen üreticilerimize engel teşkil ediyor.
Yine belediyelerce belirlenecek günlerde sadece üreticinin ürettiği ürünü halka doğrudan sunabileceği üretici pazarlarının her il ve ilçede kurulması sağlanmalıdır. Gıda fiyatları üzerinden haksız kazanç elde etmeye yönelik hareketlere belediyeler tarafından izin verilmemelidir.
Belediyelerin hallerde yaş sebze ve meyve ticaretine yönelik denetimlerinin yanı sıra, halkımıza gıda arzında son nokta olan bakkal, market, fırın gibi temel tüketim mallarının satıldığı noktalarda, denetimler artırılmalı, piyasa üzerinde bozucu etkisi olanlara ceza uygulanmalıdır.
6-DESTEKLER ARTIRILMALIDIR
Belediyelerin kırsal alanda gerçekleştirdiği çalışmaların en önemlisi çeşitli konularda yapılan desteklerdir. Belediyeler tohum, girdi ve benzeri konularda çiftçilere hibe destekleri yapıyor.
Bazı belediyeler Ziraat Odaları ve Kooperatifler aracılığıyla çiftçilere tarım alet ve makinası hibe ediyor. Belediyelerin çiftçilerin ihtiyaçları doğrultusunda bu destekleri artırması bekleniyor.
Destek miktarını artırmanın yanı sıra desteklerin düzenli olarak verilmesi ve verilecek desteklerin üretim döneminden önce açıklanması da önem arz ediyor.
Özellikle de tohum, fide, gübre, mazot, yem ve ilaç gibi girdilerin tek bir defaya mahsus verilmesi, tarımsal üretimin sürdürülebilirliğine katkı sunmayacaktır.
7-KIRSAL ALANLARA ALTYAPI HİZMETLERİ ARTIRILMALIDIR
Tarımsal üretim için yapılan destekler kadar önemli bir diğer husus da tarımsal üretim yapılacak alandaki altyapının uygunluğudur. Türkiye’nin birçok kırsal bölgesinde bu anlamda eksiklikler vardır. Belediyeler; yol ıslahı, tarla yollarının yapımı ve bakımı, tarım arazilerindeki drenaj ve sulama kanallarının bakımı gibi yatırımlarını artırmalıdır.
8-TARIMSAL ÜRÜN İŞLEME TESİSLERİ KURULMALIDIR
Bölgede tarımsal faaliyetlerin gelişmesinde, üretimin artırılması ve daha kolay pazarlanmasında ürüne yönelik işleme tesislerinin kurulması oldukça önemlidir.
Belediyeler, İl ve ilçelerin üretim deseni ve çiftçi ihtiyaçlarına göre tespit edilerek, meyve-sebze kurutma, meyve suyu, ürün paketleme tesislerinin, soğuk hava depolarının ve toprak, bitki ve sulama suyu analiz laboratuvarlarının kurulmasında öncülük etmelidir.
Tarımsal ürünlerin pazarlanmasında markalaşmanın önemi biliniyor. Bitkisel ve hayvansal ürünlerin işlenmiş ve paketlenmiş olarak pazarlanması için gerekli altyapı ve pazar ağlarının belediyelerce bölgelerde oluşturulması önemlidir.
9- YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARININ KURULMASINA DESTEK OLMALIDIR
Hem dünyada hem de ülkemizde yenilenebilir enerjiye rağbet artıyor. Çevrenin sürdürülebilirliği ve tarımsal maliyetlerin azaltılması için belediyeler bölgelerinde biyogaz, rüzgâr enerjisi ve güneş enerjisi gibi alternatif enerji kaynaklarının çoğalmasına ön ayak olmalıdır.
10- KIRSAL TURİZM İLE KIRSALDA GELİRİN ARTIRILMASI SAĞLANMALIDIR
Tarım, her ne kadar kırsal alanların en önemli ekonomik faaliyeti olsa da son zamanlarda kırsal turizm, eko turizm ve agro turizm gibi faaliyetler de ön plana çıkıyor. Kent merkezinde yaşayanların kırsal hayata yönelik artan ilgileri sonucu kırsal kesimde yeni gelir kapıları açılıyor.
Belediyelerin kırsal alanları tanıtıcı faaliyetlerde bulunmaları ve cazibe yaratmaları hem üreticilerin hem de bölgedeki diğer insanların gelirlerini artıracak, kırsal kalkınmaya katkı sağlayacaktır.
(TZOB)