Sedat ÇAĞLAR yazdı : HAK VE BATILIN SAVAŞI (HABİL VE KABİL) - Niğde Haber Gazetesi
İnsanlar dünya da coğrafyalara, milletlere, ırklara, dinlere vs vs …. ayrılmıştır.
Bana göre insan ikiye ayrılmıştır.
İyi insan ve kötü İnsan.
Dili, dini, bölgesi, rengi ne olursa olsun insan ya iyidir ya kötüdür.
İşte iyiliğin ve kötülüğün atası da Hz Adem’in çocukları Habil ve Kabildir.
İsterseniz Habil ve Kabil’in hikayesini bir hatırlayalım.
Hz Adem’in iki çocuğu vardır. İlk Çocuğu Kabil dir. İkinci çocuğu Habil dir. Kabil Habil’i kıskanıyor. Kabil, Allah’ın emirlerine karşı gelecek davranışlarda bulunuyor. Habil, Kabil’in yanlış yolda olduğunu ve kendisini düzeltmesi gerektiğini söylüyor. Kabil yanlış yolda olduğunu kabul etmiyor ve kimin haklı olduğunu öğrenmek için Allah’a kurban adıyorlar. Allah tarafından Habil’in kurbanı kabul oluyor, Kabil’in kurbanı kabul olmuyor.
Kabil nefret ve kızgınlık içerisinde kardeşi Habil’i öldürüyor.
Ve dünya da ilk cinayet işleniyor.
O günden sonra Kabil Dünya da kötülerin temsilcisi oluyor. Habil ise iyilerin temsilcisi oluyor.
Zaten Adem ile Havva’nın cennetten kovulmasının nedeni de nefsine hükmedemeyip, şeytanın sözlerine kanıp yasaklı meyveyi yemesi değil midir.
Demek ki başlangıçta günümüze mesele ; Allah tarafından hükümlere ve yasaklara uyarsak refaha ve Allah’ın müjdelediği cennete kavuşacağız.
İyiliğin temsilciliğinin yolu, Allah’ın hükümlerine ve yasaklarına uymaktan geçtiğidir.
Yine Kötülüğün temsilciğinin yolu da, Allah’ın emirlerine karşı gelmekten kaynaklandığıdır.
Dünya ne kadar dönerse dönsün. Medeniyetler ne kadar gelişirse gelişsin.
Bütün mesele bencilliğin, kıskançlığın ve menfaatin ön planda olduğu bir yerde huzurun ve refahın olamayacağıdır.
Huzurun ve refahın olmadığı yer de savaş vardır, kavga vardır. Ve orada kötülük hükmeder. Kabil’in soyundan gelen kötü insanlar hüküm sürer. Habil’in soyundan gelen iyi insanlar olmak dileğiyle…